Uzmanımız Gözde Çamaş’ın 13.11.19 tarihli Ticari Hayat Gazetesi ile yapmış olduğu röportajı gözden geçirebilirsiniz…
Psikolojik danışma; kişisel, sosyal, eğitimsel ve mesleki konularda kişilerin amaçlarını belirleme, karar verme, var olan problemlerini çözme ve benzeri konularda tarafsız, kişilik haklarına saygılı, güven ve gizliliğe önem veren- eğitimli danışmanlardan yardım alınan bir gelişim sürecidir. Fakat psikolojik danışma ile ilgili insanlarımız arasında bilinçsiz kişilerden kaynaklanan bir takım önyargılar bulunmaktadır. Bu sebeple biz de Ticari Hayat Gazetesi olarak Uzman Psikolojik Danışman Gözde Çamaş ile bir araya geldik ve sohbet ettik. Çamaş’a insanların; psikolojik danışman ile ilgili önyargıları, insanların psikolojik danışanlardan beklentileri gibi en çok merak edilen soruları sorduk. Sorularımızı cevaplayan Çamaş, “Ülkemizde, psikolojik destek alınmasına ilişkin önyargıların halen devam ettiğini gözlemliyorum. Bu önyargılar, ihtiyacı olduğu halde destek almayı kabul etmeyen kişilerin daha yalnız kalmasına ve problemlerini çözümsüz görmelerine yol açabiliyor” diye konuştu.
Öncelikle klasik soruyla başlayalım, sizi tanıyabilir miyiz?
Ben, Uzman Psikolojik Danışman Gözde Çamaş… Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümü mezunuyum ve uzmanlığımı da aynı bölümde tamamladım. Şu an, Ankara Üniversitesi’nde doktora öğrenimime devam ediyorum. Metafor Psikolojik Danışmanlık Merkezi’nde; bireysel psikolojik danışma, çift ve aile danışmanlığı gibi süreçleri yürütüyorum. Aynı zamanda; okullarda, belediyelerde, resmi kurumlarda ve özel sektörde kurumsal eğitim faaliyetleri de yürütüyorum.
Çamaş, “Bu önyargılar, ihtiyacı olduğu halde destek almayı kabul etmeyen kişilerin daha yalnız kalmasına ve problemlerini çözümsüz görmelerine yol açabiliyor”
Ülkemizde halen psikolojik danışmana karşı önyargılar var mı, varsa nelerdir?
Ülkemizde, psikolojik destek alınmasına ilişkin önyargıların halen daha devam ettiğini gözlemliyorum. Bu önyargılar, ihtiyacı olduğu halde destek almayı kabul etmeyen kişilerin daha yalnız kalmasına ve problemlerini çözümsüz görmelerine yol açabiliyor. Hâlbuki psikolojik problemlerin ne yaşla ne eğitim seviyesiyle ne de kişinin kendini ‘’güçsüz’’ biri gibi görmesiyle ilişkisi vardır. Tabi, psikolojik destek sunan meslek elemanlarına yönelik önyargıların aşılmaya başlandığı gruplarda da son zamanlarda artış yaşanıyor. Özellikle; genç ve orta yetişkinler diyebileceğim grubun, bu konuda daha duyarlı olduğunu düşünüyorum. Problemlerini ertelemek veya ötelemek yerine, çözüme ulaştırmayı ve belirsizliği ortadan kaldırmayı tercih edebiliyorlar. Tabi bu oran halen çok yüksek değil ama hızla gelişme kaydettiği görülüyor.
Çamaş ”Psikolojik desteğin önemine dair doğru bilgilendirme çok önemli”
İnsanlar; fiziksel sağlıkları bozulduklarında doktora gitme alışkanlığı kazandıkları gibi psikolojik sağlıkları da risk altında olduğunda artık psikolojik bir desteğe ihtiyaç duyduklarını kabul edebiliyorlar. Psikolojik desteğin önemine yönelik doğru bilgilendirmeler ve mesleğin sorumluluklarını yerine getiren meslek elemanlarının sayısında yaşanan artış, bu önyargıların azalmasında da önemli birer etmen oluşturuyor. Şunu da belirtmeliyim ki, alan dışı ve bir takım sertifikalar ile psikolojik destek sundukları iddiasında bulunan insanlarla da karşılaşabilirsiniz. Bu tarz kişiler nedeniyle, meslek elemanlarına da önyargıyla yaklaşılabiliyor. Bizlere düşen sorumluluk ise mesleğimizi ve işlevselliğini, toplumun her kesimine ulaşacak şekilde sunmaya devam etmemiz. Ben buna inanıyorum. Böylelikle önyargıların zamanla daha da azalacağını düşünüyorum. Problemlerin üstesinden sağlıksız yöntemlerle gelinmesi veya problem yaşanmamış gibi davranılması, insanlara daha farklı ve beklenmedik zararlarla dönebilir. Özellikle de fiziksel sağlıkta meydana gelen ve tüm tetkiklere rağmen açıklanamayan rahatsızlıklar, psikolojik sağlığın artık desteğe ihtiyacı olduğunun en somut göstergesidir.
Ülkemizde halen bir grup psikolojik danışma almayı zaman ve para kaybı olarak görüyor, bu süreç yıllar içinde değişti mi?
İnsanlar bazen problemlerinin üstesinden gelmekte zorlanabilir veya olumsuz başa çıkma yöntemleriyle sağlıksız şekilde problemlerini geçiştirmeye çalışabilir. Belki bu yöntemleri kullanmak ilk zamanlarda zarar verici görünmemektedir. Hatta problemi ortadan kaldırdığı için yararlı gibi de gelebilir. Ancak ilerleyen zamanlarda, problemlerin üstesinden sağlıksız yöntemlerle gelinmesi veya problem yaşanmamış gibi davranılması, insanlara daha farklı ve beklenmedik zararlarla dönebilir. Özellikle de fiziksel sağlıkta meydana gelen ve tüm tetkiklere rağmen açıklanamayan rahatsızlıklar, psikolojik sağlığın artık desteğe ihtiyacı olduğunun en somut göstergesidir.
Çamaş ”Fiziksel sağlığı etkilemeden önce psikolojik destek alınması daha sağlıklı bir durum”
Açıkçası, problemler fiziksel sağlığı etkilemeden önce psikolojik destek alınmasını daha yararlı buluyorum. Aynı zamanda, erkenden destek alınmasının bireyin iyi oluşuna sunduğu faydanın yanı sıra ekonomik ve zamansal olarak da daha avantajlı bir durum yarattığını düşünüyorum. Çünkü probleme yönelik önleyici bir destek alınması, problemin daha hızlı ortadan kalkmasını sağlayabiliyor. Diğer türlü; danışanın psikolojik iyi oluşunun zarar görmesinin dışında, danışma sürecinde de daha uzun oturumlara ihtiyaç duyması söz konusu olabiliyor ve oturumların süresinin uzaması, insanları ekonomik olarak da etkiliyor. Tabi, psikolojik destek alınması gönüllü bir süreç; kişinin hem ekonomik hem de duygusal olarak kendini hazır hissetmesi oldukça önemli. Aksi halde, süreçten çok fazla verim sağlanamıyor. Yani, bizlerin danışma sürecinde danışanlarımızın iyi oluşlarını sağlamak gibi bir amacı olmasının yanı sıra danışanların da bizlere başvururken gelme amaçlarını ve beklentilerini netleştirmeleri yine sürece katkı sağlayan adımlar olabiliyor. Psikolojik destek almaya istekli ve beklentilerini netleştiren kişilerin, bu süreci daha verimli hale getirdiklerini gözlemliyorum. Böylelikle danışanlar; psikolojik danışmayı zaman veya ekonomik bir kayıp gibi görmekten ziyade, kendileri için yapmış oldukları en büyük yatırım olarak görebiliyorlar.
Çamaş, “Danışanların birçoğu kriz anında psikolojik destek almaya başlıyor. Kriz anları ise kişinin problemlerle başa çıkma yöntemlerini en az kullanabildikleri anlardır”
Danışanların, psikolojik danışmanlardan beklentileri çok mu yüksek?
Danışanların birçoğu kriz anında psikolojik destek almaya başlıyor. Kriz anları ise kişinin problemlerle başa çıkma yöntemlerini en az kullanabildikleri anlardır. Bu süreçte danışmaya gelen danışanların, hızlı ve kolay çözümler ile kısa sürede danışma sürecini tamamlama gibi bir beklentileri olabiliyor. Ancak şöyle bir gerçek söz konusu ki; danışma sürecinde uygun rotayı oluşturmak ve problemin netlik kazanması için ilk oturumlar önemlidir ve özellikle ilk oturum, problemin ve sürecin tanımlanmasına yönelik olmaktadır. Bu durum, danışanların beklentilerinin yeterince karşılanmamasıyla sonuçlanabilir. Bazen de danışanlar; kolay bir probleme sahip olduklarını düşünüp, tek oturumun yeterli olabileceğine inanabiliyorlar. Ancak uzun yıllardır benzer döngüde yaşamış bir bireyin, problemini aniden çözümleyebilmesinin gerçekçi ve kalıcı olduğunu düşünmüyorum. Anlık olumlu duyguları hissetmesi mümkün olabilir fakat ilerleyen zamanlarda sadece probleminin yüzeysel kısmıyla mücadele ettiğini fark edecektir. Bu nedenle daha öncede belirttiğim gibi danışanın kendini hazır hissetmesi ve süreç için sorumluluk almaya istekli olması, psikolojik danışmadan daha fazla yarar sağlamasına imkan sağlayacaktır. Süreç, çift ve aile danışmasında ise daha da farklılık kazanabiliyor. Bazı çiftler, aile danışmasına partnerlerini değiştirmek veya onlardan şikayet etmek için gelmek istiyorlar ve haklı tarafın kendileri olduğunu duymaya odaklanıyorlar. Bu durum onların danışma sürecinden beklentilerini karşılayamamalarıyla sonuçlanıyor. Açıkçası danışma sürecinde haklı ya da haksız aradığımız veya bir tarafı yargıladığımız bir süreç yaşanmıyor. Bu amaçla gelmek isteyenlerin yanlış yerde olduklarını düşünüyorum. Profesyonel bir yardım süreci olan çift ve aile danışmasında; partnerlerin duygu ve düşüncelerini sağlıklı yöntemlerle birbirlerine ifade edebilmeleri ve olumlu problem çözme yöntemlerini kullanabilmelerini amaçlıyorum.
Çamaş, “Psikolojik danışma süreci; önleyici, iyileştirici ve koruyucu bir role sahiptir. Bu süreçte; bireyin danışma sürecine getirdiği problem ele alınır”
Peki, psikolojik danışanlar hangi konularda danışanlara yardımcı olur?
Psikolojik danışma süreci; önleyici, iyileştirici ve koruyucu bir role sahiptir. Bu süreçte; bireyin danışma sürecine getirdiği problem ele alınır. Bu doğrultuda; bireyin farkındalığının artması, problemlerini tanımlaması, etkin bir şekilde probleminin üstesinden gelmesi, çevresiyle ve kendisiyle uyumlu ve sağlıklı bir etkileşim kurabilmesi amaçlanır. Bireyin getirdiği probleme ve amaca yönelik psikolojik danışmada uygulanan yöntemler değişiklik gösterebilir.
Çamaş ”Bireyin özelliklerine göre de uygulanan yöntemler farklı”
Bununla birlikte yaşa ve bireyin özelliklerine göre de uygulanan yöntemlerde değişiklik söz konusudur. Örneğin, ergenlik dönemindeki gençlerle çalışırken; ergenlik dönemi sorunları, akran zorbalığı, akademik sorunlar, sınav kaygısı, stresle başa çıkma, öfke kontrolü ve duygusal, davranışsal sorunlar gibi konularda daha çok çalışmalarımı yürütmekteyim. Çift ve aile danışmasında; evlilik öncesi, boşanma sonrasına uyum, aile içi iletişim ve çatışma çözme gibi konulara odaklanıyorum. Bireysel psikolojik danışmada ise danışan çok daha farklı problemlerle danışma sürecine başlayabiliyor. Örneğin; panik atak, depresyon, kaygı bozuklukları, öfke yönetimi, duygusal sorunlar, takıntılar ve iletişim problemleri gibi birçok farklı problem alanıyla ilgili danışanlarım ile birlikte psikolojik danışma süreci yürütüyorum.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Son olaraksa, psikolojik danışma hizmetlerindeki çeşitliliğin artması, ücretlendirmelere de yansımış durumda ve ihtiyaç doğrultusunda bu hizmetin alınabileceği kişilere daha kolay ulaşabiliyor. Tabi ücretlendirme psikolojik danışmanın hizmet verdiği gruba, eğitim düzeyine, mesleki deneyimine göre bir takım değişiklikler gösterebiliyor. Bununla birlikte, probleme ve danışanın hızına göre oturumların süresi ve sıklığı da değişkenlik gösterebiliyor. Benim özellikle belirtmek istediğim nokta ise bu hizmeti almak isteyen insanların, profesyonel psikolojik destek sunma eğitimi ve yetkisi olan; psikiyatr, psikolojik danışman, klinik psikolog, psikoterapist gibi alanında uzman kişilere ulaşmaları. Bu kişilere ulaştıktan sonrasında ise ücretlendirme ile ilgili bilgi almaları ve kendi koşullarına en uygun seçeneği değerlendirmelerini önerebilirim.